Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, anlaşmazlıkları kapsayıcı müzakere ve diyalog yoluyla barışçıl bir şekilde çözmek için uluslararası bir taahhüt çağrısında bulundu. Rusya’nın Kazan kentinde düzenlenen 16. BRICS Devlet Başkanları Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, dünyanın çeşitli bölgelerini etkileyen çatışmalara kalıcı çözümler bulma ihtiyacını vurguladı.
“Çatışmaların sonsuza kadar devam etmesine izin veremeyiz. Barış yollarını bulmalıyız,” dedi Cyril Ramaphosa. “Çatışma ve yıkımın ikinci yılına” giren Sudan’daki felaket durumuna dikkat çekti. Lider, bu trajedinin uluslararası toplum tarafından unutulmuş gibi göründüğünü vurguladı. Başkan ayrıca Sahel ve Afrika Büyük Gölleri’ndeki gerilimlerin devam ettiğinden de bahsetti. Uyumlu eylemin aciliyetine dikkat etmeden değil.
“Masumların katliamına son verin”
Gazze’deki çatışmayla ilgili olarak, Güney Afrika’nın soykırım olarak nitelendirdiği İsrail’in askeri saldırısıyla ilgili derin endişesini dile getirdi. “Bu soykırım, Güney Afrika’nın Gazze’de başta kadın ve çocuklar olmak üzere masum insanların katledilmesine son vermek için konuyu Uluslararası Adalet Divanı’na havale etmesine neden oldu” dedi. Dünyayı Filistinlilerin acılarına kayıtsız kalmamaya çağırdı.
Cyril Ramaphosa, İsrail’in Gazze ve Lübnan’a yönelik saldırılarının yanı sıra İran’a yönelik saldırı tehditlerine atıfta bulunarak dünyanın bölgedeki çatışmayı tırmandırmayı göze alamayacağı konusunda uyardı. Uluslararası toplumu ve özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni şiddet döngüsünü sona erdirmeye çağırdı.
Verilen taahhütlerin ihlali
2023’ün sonunda Güney Afrika, Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı’na (ÜİD) şikayette bulunurken, Pretoria İsrail’i 1948 Soykırım Sözleşmesi kapsamında verilen taahhütleri ihlal etmekle suçladı. Türkiye, Nikaragua, Filistin, İspanya, Meksika, Libya ve Kolombiya da dahil olmak üzere birçok ülke bu eylemi destekledi ve Ocak ayında kamu duruşmaları başladı.
Mayıs ayında UAD, İsrail’e Gazze’nin güneyindeki Rafah kentindeki saldırısını durdurmasını emretti. Bu, mahkemenin ölü sayısının 42.800’ü aştığı bu abluka yerleşiminin sakinlerinin acılarını hafifletmek için üçüncü kez konservatuvar önlemleri çıkardığına işaret etti.
