Etiyopya’yı Kenya’ya bağlayan ve on yılı aşkın planlama ve inşaatın ardından 2023’te resmi olarak açılışı yapılan elektrikli otoyol, sadece elektrik iletimi için teknolojik bir atılım değil. Etiyopya’daki Wolayta-Sodo’dan Kenya’daki Suswa’ya kadar 1.045 kilometre uzanan bu vizyoner proje, Doğu Afrika’nın enerji bağlantısını yeniden tanımlıyor. Altyapıdan çok daha fazlası, sadece elektrik şebekelerini değil, aynı zamanda ulusları ve insanları ortak bir enerji geleceğine bağlayan ekonomik ve çevresel bir kaldıraçtır.
Bağlantı, projenin merkezinde yer alır. Kenya Elektrik İletim Şirketi (Ketraco) Genel Müdürü John Mativo’nun açıkladığı gibi, bu proje bölge ülkelerinin enerji kaynaklarını paylaşma arzusundan doğdu: “2010 civarında, Doğu Afrika ülkeleri, bir enerji havuzu olarak, herkesin enerjiyi kullanabilmesi ve sömürebilmesi ve birbirini destekleyebilmesi için birbirine bağlı bir sisteme sahip olmanın şart olduğuna karar verdi.”
Bu hat ile ülkeler sadece şebekelerini stabilize etmekle kalmıyor, aynı zamanda Etiyopya’nın hidroelektrik enerjisi ve Kenya’nın jeotermal ve rüzgar enerjisi gibi kaynaklarını da bir araya getirebiliyor.
Bu projenin en önemli yönlerinden biri, elektriğin iletimini büyük ölçüde kolaylaştıran HVDC (Yüksek Gerilim Doğru Akım) teknolojisinin kullanılmasıdır. Etiyopya Elektrik Enerjisi saha müdürü Tewoderos Ayalew, “Bu HVDC sistemini kullanmamızın nedeni, enerji kayıplarını en aza indirmek, iletim hatları inşa etme maliyetini azaltmak ve ayrıca farklı ülkelerin elektrik şebekelerinden işletmek çok kolay” diyor.
Etiyopya’da hidroelektrik barajlar, Etiyopya şebekesi üzerinden Sodo elektrik santraline taşınan alternatif akım şeklinde enerji üretir. Orada, akım doğru akıma dönüştürülür ve 1.045 km kablo ile Kenya’ya ulaşmak için Etiyopya’dan ayrılır. Suswa elektrik santraline varışta, Kenya elektrik şebekesine entegre edilmek üzere tekrar alternatif akıma dönüştürülür.
Bölgede benzersiz olan bu teknik altyapı, Doğu Afrika’nın enerjiyi birbirine bağlama ve sınır ötesi enerji ticaretini mümkün kılma hedefini destekleyen temeldir.
Toplam maliyeti 1,26 milyar ABD doları olan proje, Afrika Kalkınma Bankası’ndan 338 milyon ABD doları tutarında finansman aldı. Dünya Bankası, Fransız Kalkınma Ajansı ve ilgili iki ülkenin hükümetleri diğer katkıda bulunanlardır.
Önemli ekonomik faydalar Proje önemli ekonomik faydalar sağlamaktadır. Elektriğinin %95’i zaten yenilenebilir kaynaklardan gelen Kenya için bu ara bağlantı, rekabet gücünü güçlendiriyor. Ketraco’nun Genel Müdürü Kipkemoi Kibias, “yenilenebilir ve temiz enerjiden yararlanmanın sadece Kenyalılara değil, tüm dünyaya birçok fayda sağladığını açıklıyor… Bu, özellikle ağır ve hafif sanayilerde yeşil enerji arayan yatırımcıları çekmemizi sağlıyor.
Bu ekonomik etki, istihdam yaratılmasına da yansır. Suswa yakınlarındaki gibi enerji altyapısına yakın ekonomik bölgelerin geliştirilmesi, binlerce iş yaratır ve yerel ekonomik faaliyeti teşvik eder. Ayrıca proje, yerel toplulukların entegrasyonu da dahil olmak üzere önemli bir sosyal boyut içermektedir. Suswa istasyonundaki 100 çalışandan 70’i bölgeden geliyor ve yerel kalkınma için fırsatlar sunuyor.
Bölgeden bir mühendis olan Sylvia Kinaiya için bu proje aynı zamanda kişisel bir gurur kaynağı. “Ben Masai’yim, bu yüzden benim için bu, topluluğuma bir nevi geri vermek” diyor. Ayrıca bu projenin hem anne hem de mühendis olmanın mümkün olduğunu kanıtladığını, teknik mesleklerde cinsiyet engellerini yıktığını belirtiyor.
Ekonomik ve sosyal etkilere ek olarak, proje bir sürdürülebilirlik modelidir. Rüzgar ve hidroelektrik gibi dalgalı yenilenebilir enerji kaynaklarının bölgesel şebekelere daha iyi entegre edilmesini sağlar. John Mativo’ya göre bu altyapı, “Kenya’nın düşük karbon ayak izini korurken endüstriyel kalkınmamızı desteklemek için yeterli yeşil enerjiye sahip olmasını” sağlıyor.
Kenya, 2030 yılına kadar %100 yenilenebilir enerjiye geçme hedefiyle şimdiden temiz enerjide kendi kendine yeterlilik yolunda ilerliyor. Kenya, şebekesini Etiyopya’ya bağlayarak yalnızca enerji arzını istikrara kavuşturmakla kalmıyor, aynı zamanda yeşil endüstrilere daha fazla yatırım çekiyor. Bu vizyon, bu altyapıyı enerji ve çevre güvenliğinin garantisi olarak gören yatırımcılar tarafından paylaşılmaktadır.
Etiyopya-Kenya Elektrik Otoyolu, bir altyapı projesinden çok daha fazlasıdır; Yeşil enerjinin gelişmiş bölgesel işbirliği ve sürdürülebilir kalkınmanın arkasındaki itici güç haline geldiği gelecek için bir vizyonu somutlaştırıyor. Bu ara bağlantı sayesinde Doğu Afrika ülkeleri, nüfuslarının ve endüstrilerinin artan ihtiyaçlarını karşılarken enerji kaynaklarını verimli bir şekilde paylaşabilirler.
Tewoderos Ayalew, “Sadece kendi ihtiyaçlarımızı karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda komşularımıza ve ötesine enerji sağlama potansiyeline de sahibiz” diyor. Bu öncü proje, bölgeyi sürdürülebilir bir enerji dönüşümü yoluna sokarken, ortak refahın yolunu açıyor.