Kongo en büyük maden kaynaklarına sahip

Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DKC), sahip olduğu zengin maden kaynaklarıyla Afrika’nın en varlıklı ülkelerinden biri olma potansiyeline sahip.

Newstimehub

Newstimehub

13 Ara, 2024

IMG 0966

Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DKC), sahip olduğu zengin maden kaynaklarıyla Afrika’nın en varlıklı ülkelerinden biri olma potansiyeline sahip.

2023 yılında DKC, dünya genelinde tespit edilen yeni bakır rezervlerinin %65’ine ev sahipliği yaparak, dünyanın en büyük ikinci bakır üreticisi konumunu pekiştirdi. Bu cazip potansiyel, uluslararası şirketlerin dikkatini çekmeye devam ediyor. Örneğin, Namib Minerals, Nasdaq borsasında halka arz planlarını duyurdu. Bu hamle, Hennessy Capital Investment Corp. VI ile yapılan 500 milyon dolarlık bir anlaşma sonrasında geldi.

Stratejik Rezervler ve Artan Talep

2025’in başlarında tamamlanması beklenen bu anlaşma, Namib Minerals’in DKC’deki maden arama çalışmalarını finanse etmesine olanak tanıyacak. Şirket, Haut-Katanga ve Lualaba bölgelerinde toplam 13 arama ruhsatına sahip ve ilk sondaj çalışmaları umut verici bakır ve kobalt yataklarını ortaya çıkardı.

Bu ilgi, küresel enerji dönüşümünün bir sonucu olarak bakıra olan artan talep ile örtüşüyor. Analistler, 2035 yılına kadar her yıl bir milyon ton ek bakıra ihtiyaç duyulacağını öngörüyor. DKC’nin geniş ve kullanılmayan rezervleri, ülkeyi bu talebi karşılamada stratejik bir oyuncu haline getiriyor.

Kongo Madenciliğinin Mevcut Durumu

Bugün, DKC’deki madenlerin %70’i özelleştirilmiş durumda. Anglo-İsviçreli Glencore, Dan Gertler ve Kazakistan merkezli ENRC gibi şirketler bu zenginlikten büyük pay alıyor. Ayrıca, Çinli şirketler, Sasac isimli devlet kontrolündeki kuruluş aracılığıyla ülkenin maden yataklarının dörtte üçünü kontrol ediyor.

Ancak bu durum eleştirilere yol açıyor. Uzmanlar, yabancı aktörlerin DKC’nin Katanga bölgesindeki madenlerini plansız ve yalnızca kâr odaklı şekilde işlettiğini vurguluyor. Bu durum, ülkenin maden kaynaklarının verimli ve sürdürülebilir şekilde kullanılmasının önünde bir engel oluşturuyor.

DKC’nin madenlerini daha rasyonel bir şekilde işleterek hem kendi ekonomisini güçlendirme hem de küresel enerji dönüşümüne katkıda bulunma potansiyeli büyük. ABD ile yapılan bu yeni anlaşma, ülkenin kaynaklarını daha etkili bir şekilde değerlendirmesi için önemli bir fırsat olabilir.